TURAN BİRLİĞİ TEŞKİLATI HABER PORTALI

  

Afganistan Türklerinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne Açık Mektubu;


Afganistan Türklerinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne Açık Mektubu;

Reklamlar
Reklamlar
Reklamlar

 

Afganistan Türklerinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne Açık Mektubu;

Büyük fedakarlıklar sonucunda kurulan Afganistan İslam Cumhuriyeti hükümeti, uluslararası kamuoyunun gözü önünde gizli ve tehlikeli bir anlaşmayla 15 Ağustos 2021’de gerici ve terörist bir grup olan Taliban’ın insafına terk edildi. Ve bu kirli anlaşmanın yürürlüğe girmesinden bu yana bir yıl geçti.
 Geçen bir yılda Afganistan halkına her türlü acı reva görüldü.
Eski hükümet yetkilileri, ulusal güvenlik ve istihbaratla bağlantılı kişiler, Taliban tarafından öldürüldü. Yüzbinlerce insan yerinden edildi. Bu insanların çoğu komşu ve uzak ülkelere, göç etmek zorunda kaldı. Aileler bir kez daha parçalandı. Yirmi yıldır demokrasinin geliştirilmesi, insan haklarının kurumsallaştırılması ve korunması alanlarında elde edilen başarılar, bireysel özgürlükler ve medya özgürlüğü tamamen yok edildi. Ayrıca ülke nüfusunun %50'sini oluşturan kadınlar ve kız çocukları, en temel haklarına her türlü erişimden mahrum bırakıldı ve büyük bedeller ödeyerek aldıkları eğitim haklarından yine men edildiler. 
Bütün bunlar Birleşmiş Milletler Antlaşmasının dördüncü bölümünün, 13. maddesinin "b" paragrafı cinsiyet, dil ve din, hiçbir ayrım gözetilmeksizin, insanların eşit hakların desteklenmesi gerektiğini açıkladığı halde olmaktadır. Aynı şekilde UNESCO, UNICEF, UNAMA ve UNDP gibi Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen dünya sözleşmelerinde de özgür insan yaşamı, medeniyetler inşa etme, dil ve kültüre saygı, destek ve manevi varlıkların korunmasına yönelik vurgulara rağmen olmaktadır.
Son bir yılda Afganistan’da derin bir tarihe, şanlı bir medeniyete, inkar edilemez bir maddi/ manevi varlığa sahip olan, Afganistan Türkleri de haklarından mahrum bırakılmakta, tarihi, medeniyeti ve manevi değerleri silinmeye çalışılmaktadır.
Biz, Afganistan’ın kadim halkı ve bu toprakların tarihinin, medeniyetinin ve geçmiş varlıklarının asıl temsilcileri olarak, 15 Ağustos 2021’den itibaren, baskıcı Taliban hükümetinin iktidarı ele geçirmesi üzerinden bir yıl geçtiğini hatırlatmak istiyoruz. Sosyal-politik, medeni hakların ve demokrasinin zorla ayaklar altına alındığı bu bir yılın sonunda, Birleşmiş Milletlere ve özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine istek ve dileklerimizi şu şekilde sunuyoruz:
1- Birleşmiş Milletler’in oluşumu çerçevesinde Afganistan Türk halkının özel temsilcisinin kabulünü;
 2- Radikal Taliban grubunun adının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kara listesine, radikal bir terör grubu ve uluslararası güvenliğe büyük bir tehdit olarak yeniden eklenmesini;
 3- Ülke dışında hak arama hareketlerini başlatan ve başlatacak olan eğitimli gençler başta olmak üzere Afganistan Türk sivil aktivistleri için, Birleşmiş Milletler'in bu faaliyetlere ve sivil hareketlere destek vermesini umuyoruz. Savaştan arınmış, barış ve huzur dolu bir Afganistan için uluslararası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve insan hakları savunucuları, aktivistlerimizle maddi ve manevi işbirliği içinde olmasını;
4- Afganistan Türk halkı bu ülkenin kadın ve kız çocuklarına hiçbir zaman ikinci sınıf insan gözüyle bakmamıştır. Onlara her zaman saygı duymuşlar, kadın ve kız çocuklarının hakları konusunda duyarlı olmuşlardır. Kadınları güçlendirmeyi ve kadınların gerçek özgürlüğünün, eğitim ve ifade özgürlüğünün, çalışma hakkının vb. tam olarak gerçekleştirilmesini sağlamayı taahhüt ediyoruz. Bu amacımızda BM ve uluslararası camianın yanımızda olmasını arzu etmekteyiz. 
5- Afganistan’da 19. Yüzyıldan beri en iyi tarım alanları, çayırlar, su kaynakları, verimli topraklar, evler ve dükkânlar, Türk halkının mal ve mülkleri merkezi hükümetler tarafından zorla gasp edilmiş ve Peştun etnik grubuna bağlı göçebelere devredilmiştir. Ayrıca Türki köylerin, şehirlerin ve yerleşim yerlerinin isimleri Peştuca ve Farsça olarak değiştirilmiştir. Bu acımasız ve zalimce politikalar şu anda Taliban hükümeti tarafından da uygulanmaktadır. Bu insanlık dışı politikalar ve yıkıcı sonuçları umutsuzluğa ve korkuya dönüşmüştür. Tüm bu vahşetin ortadan kaldırılması için Taliban’ın zalim hükümetine her türlü ciddi baskı uygulanmalıdır.
6- Afganistan Türklerinin geri ve cahil kalması için kültürel, siyasi, sosyal, ekonomik alanlara müdahil olmaları kasti olarak engellenmiştir. Türk halkı nüfusuna oranla hiçbir zaman devlet dairelerinde ve siyasi ve ekonomik alanlara dahil edilmemiştir. Afganistan Türklerinin dünyadaki ortalama bir vatandaş kadar haklara sahip olması ve ekonomi-politik haklarının verilmesi gerekmektedir. Bu yönde BM’den isteğimiz, diğer ezilen halklarla birlikte Afganistan Türklerinin de haklarının savunuculuğunu yapmasıdır. 
7- Afganistan medyasında, özellikle devlet bünyesinde faaliyet gösteren medyada, Afganistan Türk halkına ayrılan süreler çok cüzidir. 24 saatlik bir yayın akışında 15-30 dakika arasındadır. Afganistan Türkleri olarak medyadaki varlığımıza karşı olan engellemelerin kaldırılması ve genç gazetecilerimizin yaptıkları haberlerden dolayı türlü bahanelerle tutuklanmasının önünün alınmasıdır. BM ve uluslararası kuruluşların insan hakları, ifade özgürlüğü, eğitim hakları vb. konularda ayırdığı fondan Afganistan Türklerine de aktarmasını arzu ediyoruz. 
Bu taleplere dayanarak, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan'ın geleceği ile ilgilenen ve ilgili hükümetler ve uluslararası kuruluşlardan mevcut uluslararası sözleşmelere bağlı kalmalarını ve Afganistan’ın ezilen halkarının yanında yer almalarını talep ediyoruz.
Saygılarımızla
Afganistan Türklerinin temsilcileri
15 Ağustos 2022, Ankara/Türkiye

Reklamlar
Reklamlar
Reklamlar
Etiketler:


Bir Yorum Yaz




Bu site çerez kullanıyor. Siteye göz atmaya devam ederek çerezleri kullanmamızı kabul etmiş oluyorsunuz. Şartlar ve Koşullar